Pazartesi, Aralık 15

Beni neden çağırmadınız?

Ben yaparım bazen bunu, her hafta bir iki halı saha maçı deviririm de, bir arkadaşımın halı saha organizasyonu gerçekleştirdiğini ve bana haber vermediğini duysam hemen sarılırım telefona, bir şeye; "Beni neden çağırmadınız?" Basarım fırçamı, yaparım geyiğimi, gülerim, geçerim. Bir sonraki hafta çağrılırım ama. Alt tarafı bir halı saha işte, ne olacak.

Barış Özbek son 2-3 haftadır halısahada harikalar yaratan takımın oyuncusu, Lig TV'ye verdiği röportajda da belirttiği gibi kendisi de 3 haftadır takımda banko oynamaya başladı. E bu durumda niye Barış'ı milli takıma çağırmazsınız Fatih Hoca?


Olay bu noktaya kadar gelmiş gerçekten, Barış bu sözleri sarfetmiş. "A Milli Takım'da oynamak istiyorum ama hocalarım beni görmüyor herhalde, ilgilenmiyorlar" demiş. Müfit Hoca TFF sitesi üzerinden cevap veriyor Barış'a. Neresinden baktıysam gülesim geldi ya neyse, konuyu dağıtmayayım şimdi.

Barış Özbek sürekli ümit, genç takım kademelerinde kamplara davet edilmiş ancak zaten Alman Milli Takımı'ndan da bu davetleri aldığı için Türkler'e A Milli yoksa rahatsız etmeyin mesajı göndermiş. Bizimkiler yine densizlik edip rahatsız etmişler çocuğu yaş 21 dediğinde. Son tercihler yapılırken işte, gel demişler, Barış 21'den sonra yine Deustche demiş ve kırmızı-beyaz forma kapıları tamamen kapanmış. Evet hikaye bu.

Bu hikayeyi okudum, önce Barış'a güldüm, sonra sezon başından beri belli aralıklarla gördüğüm Barış profiline güldüm, sonra Ankara dönüşü röportaj veren Barış'a güldüm. En sonunda aklıma geldi, Turgay'ın Avusturya'yı seçmiş olduğunu onu milli takım kampına çağırdıktan sonra farkeden yetkililer şimdi nasıl oldu da Barış'ı bu kadar izleyebildi? Garip bu işler velhasıl, çok garip. Güle güle ayrıldım sonra ekranın başından. Hala Türkiye sınırları içerisindeydim çok şükür.

Hiç yorum yok: