Cumartesi, Kasım 17

Dananın kuyruğu

Sonunda koptu. Fatih Hoca kariyerini kurtardı. Oyuncuların gözlerindeki yaşları görünce herkes herşeyi unutuverdi, herşey yine toz pembe, hayat daha bir güzel vs. vs. Türkiye Euro 2008 yolunda büyük bir adım attı ve Norveç'i 2-1 yendi. Goller bücürler Emre ve Nihat'tan geldi. Life is good...Peki gerçekten de bu mudur? Sadece bu akşam için değerlendirme yapılacaksa evet, budur. Milliler rakip kim olsaydı yine aynı tarifeyi uygularlardı. Demek ki arkadaşlar, bizim sorunumuz Uğur Meleke'nin de dediği gibi "olgunluk" mefhumu ile yakından alakalı. Yürüyerek yeneriz biz bunları denilmeyecek, yumurta dayanacak, hissedilecek, mücadele 90 dakikaya yayılacak, kazanma inancı 3 puan garantisi olarak görülmeyecek, adam olunacak. Sonrası kendiliğinden geliyor nitekim.
Fatih Hoca kimine göre kahramandı bu gece. Semih, Hakan Balta, İbrahim Kaş, Gökhan Gönül ve Yusuf Şimşek ilk kez müşerref oldular formayla. Ya ters tepseydi. Bu en büyük maçta deneme tahtası düşüp kırılsaydı 70 milyon kalple beraber. Neyse, geçelim bunları bir yamuk olmadı çok şükür. Ha mecburi Kaş-Gökhan değişikliği bir şans mıydı bilemem ama bilen çok adam tanıyorum.
*Eleme gruplarında oynadığımız maçlarda 38 ayrı oyuncu ilk 11'de yer almış. Bu da bir anektod olarak zihinlere kazınsın. (Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin 2'şer kalecileri de ilk 11'de çıktılar mesela 11 maçta.)

Hiç yorum yok: