Pazartesi, Şubat 11

Postmatch report: Fenerbahçe - GB Oftaş

Fenerbahçe organize bir oyun ortaya koyup Gençlerbirliği Oftaş'ı 3-1 mağlup etti dün akşam şükrü Saraçoğlu'nda. Maçtan sonra gündem yaratma sevdalıları tarafından bir gol ofsayt, bir gol de yalandan penaltı olarak değerlendirilse de Fenerbahçe kazanmayı haketti.

Sahada ne işleri var diyebileceğim iki adam vardı yine; Uğur Boral ve Yasin Çakmak. Carlos'la oynayacak adamın savunma yönü fazla olacak ki Carlos'un iyi oyuncu sıfatını tamamlayabilsin. Uğur kalibresindeki bir oyuncu ile oynayan Carlos değer yitiriyor ve eksiklikleriyle de ön plana çıkıyor. Yasin Çakmak konusu ise ayrı bir muamma. Defans oyuncusunda bulunması gereken atiklik onda yok malesef. Bunun zamanla kazanılabilecek bir şey olduğunu da sanmıyorum. Top havadayken değil de ayağına geldiğinde düşünmeye başlıyor gibi biz izlenim bıraktı bende. Öncelikli hedefi topu almak, sonrasında bir yerlere gönderme kısmı geliyor. Öte yandan Fenerbahçe'nin yediği golde de Uğur-Yasin ikilisinin boş bakışlarını gördüğümde bu postu yazma damarım iyice kabardı, romanista'nın Kezman'ı beğenmemesi de tuz biber ekti üzerine. Bunu da ekstra geçelim.
Maldonado da dünkü maçın önemli isimlerinden birisi. Gelmeden önce kendisi için yapılan yorumlar Selçuk-Deniz-Kemal üçlüsünden ne fazlası var şeklindeydi ancak dünkü maçta ben fazlasını gördüm: kontrol. Maldonado ilk resmi maçında arkadaşlarını yönlendirdi, oyunun defans kısmında fazlasıyla yer aldı, rakip sahaya fazla çıkmadı, dikine attığı paslar bir elin parmaklarını geçmese de etkisi yüksekti, kendisinin arkada garanti vazifesi görmesi Marco'nun daha çok öne çıkmasını sağladı ki Rıdvan'ın rüyaları da gerçekleşmiş oldu böylece. Her fırsatta dile getirdiği Trabzonspor'daki Marco özlemini dindirmiştir dün akşam.
Maldonado'nun gelmesi Fenerbahçe'deki yabancı dengelerini bozacak. Halihazırda 7 ilk 11 oyuncusu var yabancı statüsünde. Edu, Lugano, Deivid, Alex, Carlos, Kezman, Maldonado. Kim kesilecek bilemiyorum, benim tercihim Deivid'den yana. Hareketli bir yerli oyuncuyla o alan defansif manada daha rahat kapatılabilir. Ya da her hafta bir oyuncu ceza alır, Zico da eleştiriden kurtulur.

Kezman'a da not düşmek lazım, dünkü maçtaki hırsı ve isteğiyle çok olumlu işler yaptı. Bunun temelinde de Marco-Deivid-Alex üçlüsünün ona verdiği destek vardı ki bunu şimdiye kadar pek görmemiştik. Alex, Kezman'ı kabullendi dün akşam Kezman da gerekeni yaptı.
Fenerbahçe'nin sağ kanadında da sorun var aslında. Solda Uğur-Carlos ikilisi fazlaca ofansif kaldığını belirtmiştik, Gökhan-Deivid kanadında ise Deivid tamamen ofansta ve kanattan bağımsız hareket ediyor. Fakat Gökhan'ın ekstra gayretleri ile hatalar telafi ediliyor. Capel bunları yer mi, pek sanmıyorum açıkcası.

Oftaş'a da bir paragraf düşersek şayet; ligin parlayan takımı dün sahada değildi, nerede olduğunu Osman Özdemir de bilemiyor olacak ki maçtan sonra kendinde değildi. Oyuncuların atmosfer baskısı yaşadığını söylese de inandırıcı gelmedi, oyuncular baskıyı kafalarında kurdular kendilerine. Saha içindeki gereksiz sertlikler de bunun bir kanıtıydı. Sarı kartlar havada uçuştu zira.

Hiç yorum yok: