Salı, Ağustos 19

Batman Reloaded!

Gitti sonunda asi çocuk. Gol atamadı, kaçırdı, çıldırttı, saç baş yoldurttu, yalnız kaldı, itildi zaman zaman ama bir Allah'ın kulu da çıkıp bu adam takımı sattı diyemez. Elinden geleni ardına koymadı, arka planda kim için oynadığını bilmiyorum ama saha içinde takımı için oynayan bir adamdı. Sevdik seni Mateja. Profesyonel bir futbolcu olarak geldin, öyle de gidiyorsun ve yeni kulübüne adım attığın ilk anlarda yüzünde yine o gülümseme var, ne güzel.aceto'nun gol sevinçlerinden yaptığı karakter tahlili vardı ki gerçek topçuyu ortaya çıkarır hakikaten de, işte o kalibredeydi. Hele ki geçen sezon Denizlispor boş kalesine kaçırdığı toptan sonra attığı golü kutlaması vardı ki, akla hayale sığmaz. Gol atmanın keyfini, kazanmanın güzelliğini bilen adamdın vesselam. Hani gidenin ardından güzel konuşmak evladır bizde ama aklıma kötü şeyler de gelmiyor bu adamla ilgili. Sevdik işte, diğer tüm futbolu seven / sevdirenler gibi Kezman'ı da sevdik. Paris'te mutlu olsun, gollerini atsın yeniden, eski günlerdeki gibi uçsun, tüm dövmeleriyle çıldırsın. Hoş kal, hoşçakal.

2 yorum:

murarty dedi ki...

Aklınıza nasıl gelmiyor,kötü şeyler;anlayamıyorum..Selçuk,Deniz falan dense,hemen gelir kötü şeyler aklınıza.Çalışkanlığına falan eyvallah da,ne verdi Kezman Fenerbahçe'ye,kaç tane maç aldı!?Şahsen ben,Anelka'nın gitmesine nasıl sevindiysem,Kezman'ın gitmesine de çok sevindim.Yolları açık olsun;o ayrı konu.

le saux dedi ki...

bkz: http://kontratak.blogspot.com/2008/08/fenerbahede-n-libero-sorunsal.html

bahsi geçen şey futbol, oyuncu, kaçırdığı goller, gördüğü kart vs. değil, bildiğimiz, sevdiğimiz, oynadığımız futbol...