Perşembe, Ağustos 14

Gerilerden gelen Türk akınları

Dün akşam iki maç izledik CL'ye bir adım kala, iki ezeli rakip aynı kaderi paylaştılar, 2-0 geriye düştüler, 2-2 bitirip rövanşı beklemeye koyuldular.Galatasaray maçıyla başlayalım. Hagi'yle başladı gece, sahaya çıkan oyuncular lehine çıkan cılız ıslığı büyük bir gürültüyle bastırdı Hagi, efsaneyi Canaydın'ın gel-gitleri bitirememiş demek ki, dün gördük bunu. Galatasaray'ın ilk resmi maçıydı bu sezonki, yeni formaların da ilk resmi maçı tabi. Tribünler sports marketing'e aşina olmuşlar, yeniliği istiyorlar ki turuncu formaya ciddi bir rağbet vardı tüm tribünlerde. Klasikler saklanmak içindir, yenilikler tüketilir. Tribünde GS avukatları da vardı bu arada, korsan ürünlere müdahele ettiler yer yer, ne olacaksa sanki. Bu havayla başladı maç, sağ kanadı olmayan bir şekilde başladı Galatasaray, Emre Güngör-Hasan Şaş ikilisinden ne bekledi tam olarak Skibbe bilmiyorum ama iki oyuncunun da bir şekilde maçı bitirememesi enteresan gibi. Lincoln bir iki yerde zekasını kullandı, temiz paslar verdi ancak ceza sahası içinde yere atlaması eski Lincoln'ün değişmeyeceğini gösterdi.Maça 2-0 geride başladı Galatasaray. Bükreş'in topu kanatlara hapseden, ikiye birlerle içeriye giren anlayışı Galatasaray'ı dağıttı resmen. 2-2 dünkü oyuna bakınca şans. Son yarım saatte Bükreşliler çok net toplar da yakaladılar nitekim. Aykut'a da bir not düşmek lazım, tarihin en bahtsız kalecilerinden birisi herhalde. Olmadık yerde alıverdi içeriye topu, sonrasında da bir türlü toparlayamadı kendisini. Devre arasında soyunma odasına ıslıklarla gitti, dönüşteki cılız alkışa sağ elini göğsüne götürerek cevap verdi ki kendimde değilimin altını çizdi resmen. İtalyana da eleştiri gelmeden kaleyi devralma şansı doğdu böylelikle, hayırlı olsun. Skibbe'nin sistemini eleştirdi yöneticiler ama Sabri'deki hiçliği gördüğü için ben onu takdir ediyorum kendi hesabıma. Topal'ı 45'te oyundan çıkarması da bir hataydı diye ekliyorum, Meira sırıtırken malesef namı onu sahada tuttuç Petre'nin rakipte iyi işler yapması etkiledi tribünleri, ona da giydirdiler arada. Hasan Şaş ve Lincoln'ün oyunda yer yer görülen hakem aldatmacaları artık mazide kalan anıları canlandırdı sadece, yemiyorlar malesef, yapmayalım artık.

ASY'de devre olduğunda başladı Fenerbahçe maçı, hesapta stadı terkedip Fenerbahçe maçını dışarıda bir yerde izlemek vardı ancak daha ayağa kalkamadan gelen 2 Partizan golü bu karardan vazgeçirdi beni, gollerin geldiğini stadyumda takımları 2-1 geride olan taraftarların sevinçlerinden anladım, döndük geriye biz de, oturduk oturduğumuz yerde. ASY'deki maç bittiğinde de Fenerbahçe 2-2'yi yakalamıştı zaten.Maç arkasında gördüğümüz kadarıyla Fenerbahçe beklendiği gibi rakibini küçümsemiş, özgüvenin suyunun çıktığı yerler buralar artık, Fatih Terim'in başına gelen şey bir yerde, karakteristiğimiz. Sonuç itibariyle 2 takımımız da 2-2 ile ayrıldı 3. turun ilk ayağından, şanslı olan taraflar Fenerbahçe ve Bükreş. Göreceğiz 2 hafta sonra.

Hiç yorum yok: