Perşembe, Mayıs 22

Olmadı...

Chelsea yapamadı, bu kadar üzüleceğimi düşünmezdim. Ronaldo'nun kaçırdığı penaltıya nasıl coşkuyla sevindiğimi sonradan farkettim. Normal sürenin kralların karşılıklı golleriyle 1-1 bitmesi anlamlı oldu. Ronaldo'nun asılı kalması akıllardan çıkmaz, maçtan sonraki gözyaşları da öyle.Özellikle ikinci yarı olağanüstü bir oyun sergileyen, iki topu direkten dönen Chelsea kadere boyun eğdi. ManU ikinci kez yalandan kazandı kupayı. 5. penaltıyı Terry'e attıran zihniyeti kınıyorum, Arif Erdem'in Portekiz artistliği geldi gözlerimin önüne. Grant'ın tüm teskin çabalarına rağmen içinden dümdüz gittiğine eminim.Chelsea modern bir 4-3-3 denedi, başardı da çoğunlukla, ManU klasik 4-4-2'siyle Spaletti'yi haklı çıkarırcasına gayet İtalyan bir anlayışla sahadaydı. Futbol güzeldi herşeye rağmen. Geçmiş olsun Abramovic'e, tarih tekerrür etti. Aceto'nun Rocky'si, Ivan'ı devirdi. Sovyetler için dağılma vaktidir. Drogba son düdüğü beklemeden dağıldı gerçi. Çıkmasa 5. ilk 5'te yer alacaktı büyük ihtimal, Terry değil de o atacak belki de dönecekti oyun. Kader, kısmet, talih. Futbolun efendileri istemiyorlar bir türlü şu gerçek paralarla FM oynayan Rusu.Son sözler İlker Yasin'e: "Yeter" Beraberindekiler de gittikçe ona benziyor ve iyiden iyiye suyu çıkıyor işin.

Hiç yorum yok: