Pazartesi, Ekim 13

Öteki Bosna maçı

Kadro, geri dönüş, 2008 ruhu, Fatih Terim, Sabri vs. yazıldı çizildi de bir de öteki maç vardı, geç olsa da yazmakta fayda var.*Bizim galibiyetlerimize bizler kadar sevinen Bosnalılar'a -bireysel- edilen küfürler biçimsiz oldu, aynı karşılığı görünce şaşırmak da garip tabi.
*Boşnak taraftarlar marşlarını bitirip tezahürata geçtiler, bizim askeri bando 10-15 saniye kadar daha çaldı onların marşını. Kim hatalı karar veremedim ama Kadıköy'de oynadığımız Türkiye-Almanya ümit milli maçında orkestradan 5-6 saniye önce marşı bitirip tezahürata geçen ve tamamı askerlerden oluşan Migros tribününü hatırlayınca burada birilerini eleştirmekten vazgeçtim.
*Numaralı tribün VIP üst kısmına konuşlanan 100 civarı Boşnak vardı. Onlar da VIP galiba. Attıkları golde sevinci fazla kaçırdılar, üst localardan ve VIP Alt'tan ablukaya alındıkları andan itibaren bizden gibi davranmaya özen gösterdiler. Bir de belli aralıklarla tribün insanlarının malum kitleyi yan gözle kesmeleri vardı ki, "ulan bir kıvılcım çıksa da dalsak şunlara" mealindeydi.
*Stad İnönü olunca tezahüratlar da BJK menşeli oldu. İlk 80 dakika melodiler BJK orijinli olurken son 10 dakikada içeriği de BJK'ya döndürdüler. Kartal, Beşiktaş vs. İşin enteresanı "ya arkadaşlar, şunları maç bittikten sonra yapın" türündeki eleştirilerdi. Anlamakta zorlandım tabi.
*Volkan Demirel'in ikinci yarının başlarında aldığı bir geri pasa elinde su şişesiyle koşması, topa vurduktan sonra aynı seri katil soğukkanlılığıyla şişenin kapağını çevirmesi neresinden tutarsan elinde kalacak cinstendi.
*Tribün girişlerinde dağıtılan ay yıldız tişörtleri kirli koltuğun üzerine koyan ciddi gbir güruh vardı. Amaçları neydi ki?
*Mevlüt Erdinç ilk yarıdaki en etkili oyununu son 5 dakikada oynadı. Şu ana kadar oynadığı milli maçların çoğunda 45'te formayla gittiği soyunma odasından geriye eşofmanla dönmesi etken galiba. Bir de 30'da ısınmaya başlayan Halil Altıntop faktörü var tabi.
*Durum 1-1 iken oyuna girmek üzere kulübeye çağrılan ancak tam bu esnada attığımız golün akabinde tekrar eşofmanı giyip ısınmaya dönen Yusuf'un " noluyo lan" duyguları yüzünden okunuyordu.
*Sabri'nin serbest vuruşlarda topun başına geçmesine küfredenler, atılan gollere şaşıranlardan daha az sayıda kaldılar.
***
Aslolan oynayanlar değil, Fatih Terim'dir mottosunu hoca bize yine işledi, maçı geriden gelip 2-1 kazandık, hayırlı olsun.

Hiç yorum yok: