Cuma, Nisan 11

Tecrübe & Getafe/Bayern

Getafe futbolu sevenlerin sempatisini üzerinde topladı birkaç sezondur. Gerek içerde gerekse de dışarda iyi işler yaptılar, savaştılar, kazandılar ve tecrübe kazandılar. En önemlisi de bu işte; tecrübe kazanmak. Daum'un Fenerbahçe'sinde hep duyduğumuz bahaneydi bu, ya da bizim bahane olarak algıladığımız gerçekti bu. Takım iyi işler yapıp geriye düşüyor, kaybediyor, tökezliyordu. Bugünlere geldi nihayetinde, kötü oynayarak da kazanmasını öğrendi. Tekrar Getafe'ye dönelim ve futbolun en çekici ve coşkulu yanına bir kez daha uğrayalım. Onlarınki bir sıfırdan başlama hikayesi neredeyse. Bir postta değinmiştik. Adım adım ilerlediler, kupaya dokundular ve bu sezon UEFA'da çeyrek finalde favori Bayern'i çektiler. Son 5 dakikaya kadar da herşey güzeldi, peri masalı gibi. İbrenin tersine dönmesini, tecrübenin göstere göstere üste çıkmasını, üstü düzey oyuncuların, üst düzey futbolu alaşağı etmesini izledik hep beraber.Almanya'daki maç 1-1 bitmişti. Getafe'nin turu geçmesi zor değildi üstelik maçı 90'da attıkları golle berabere kapatmaları da extra motivasyon kaynağıydı. İkinci maçın hemen başı, Getafe'nin yükselen yıldızı, son bir ayın gündem maddesi De la Red 6. dakikada 10 kişi bıraktı takımını. İbre burada dönmeliydi ve acısız olmalıydı ancak dönmedi. İlk maçta golü atan Rumen Contra ilk yarı biterken 1-0 öne geçirdi takımını. Güzel gibiydi herşey, ta ki maçın son dakikasına girerken, ilk maça nazire yaparcasına Ribery'nin ortaya çıkışına kadar. Hayalleri sekteye uğrattı Fransız "genç" yıldız. Maç uzadı.10 kişilik takım için 30 dakikadan çok daha fazlası için onay çıkmış oldu böylece. Kader yine çalımını attı ve Getafe uzatmanın ilk 5 dakikasında 2 gol buldu. 3-1. Hayat daha tozpembeydi artık, tur onların ellerindeydi ve ayaklar yerden tamamen kesilmişti. Zihinlerde bir fatura kesme olayı şekillense de herkesin tercihi peri masalından yanaydı.
Tecrübe devreye girdi işte tam da bu süreçte. 120 dakikanın bitimine 5 dakika kala, disiplinden kopmayan, oyununu devam ettiren Bayern kalecinin hatasından golü buldu, Toni golün adıydı. Bitmedi işte, yine bitmedi, 120. dakikada bir kez daha sahnedeydi İtalyan. Hayalleri suya düşürüverdi birden kalecinin ağlamaklı bakışı eşliğinde. En alltan kazıyarak yükselen Toni, kaderdaşını kupanın dışına itti.
Getafe'nin kazandığı tecrübe ve saygı yetmeyecek tabi böyle bi maçtan sonra ama yine de güzel herşey. Sürprizler güzel, futbol güzel, oyunun güzelliğini yaşamaya çalışmak güzel, hayat da güzel artık.

Hiç yorum yok: