Cuma, Nisan 24

Bu sene şampiyon görelim bizi!

Duş alırken -adı her neyse- duş ahizesini mikrofon yapıp şarkı söylemek gibi bir şeydir halı sahada futbol oynamak. Herkes başkasıdır, herkes kraldır, herkes büyüktür. 40 yıllık Kemal abinin Caniggia olduğu zamanı bilirim mesela ben ilk, yukarıdaki düşüncemin filizlendiği zamana denk gelir tam.

Her neyse, o zamanlar dalga geçtiğim abilerdi bu Kemal abi ve türevleri. Ben onlardan ayrışıp "topçu" olacaktım, kısmet olmadı, "eğitim" nedeniyle! Sadede geleyim artık; ben halı saha topçusuyum bugüne bugün, iyi de bir takımımız var, kendimizi tescil ettirdik artık piyasaya. (aksini söyleyeni şu ana kadar görmedim) 4 yıldır aynı insanlarla haftanın aynı gününün aynı saatinde oynamaktan biraz kopalım dedik, evet turnuvaya katılıyoruz. Nike Halı Saha Turnuvası'ndayız. Öye Hakan Ünsal gibi direk dibinde adam kıstırıp "ayakta kal lan" tripleri çekmeyeceğiz ama çok da efendi olabilir miyiz bilemiyorum. Eğleneceğiz diye de umuyorum.

*Resimde bacak arasından görüntüye dahil olmuş, sprinte kalkan çılgın topçu beni temsil ediyor.

Hiç yorum yok: